Web´den Seçmeler

• “Trajik uçak kazasında hayatını kaybedenlerden birisinin (Jasmin Baruh Siloni) babasıyla görüştüm. Henüz yeni Portekiz vatandaşlığı almışlardı. Telefonla aramamdan ne kadar etkilendiğini görmeliydiniz. Elbette üzüntüden ağlıyordu ve dedi ki ‘Beni arayarak acıma nasıl ortak olduğunuzu bir bilseniz. Çünkü Portekiz’in büyükelçisisiniz ve bunun benim için önemli bir anlamı var.’ Portekiz vatandaşı olmak için duygusal sebepleri var. Çünkü aileleri beş yüzyıl önce orada yaşıyordu ve sürgün edildiler.” o Paula Leal da Silva - Portekiz’in Ankara Büyükelçisi (Röportaj: Sevil Erkuş – Hürriyet)

İzak BARON Diğer
9 Mayıs 2018 Çarşamba
  • “PORTEKİZ VATANDAŞI OLMAK İÇİN DUYGUSAL SEBEPLERİ VAR. ÇÜNKÜ AİLELERİ BEŞ YÜZYIL ÖNCE ORADA YAŞIYORDU VE SÜRGÜN EDİLDİLER. BİR TARAFTAN NEFRET DE EDEBİLİRSİNİZ, AMA BU ÜLKEYLE BİR ŞEKİLDE İLİŞKİ KURMAKTASINIZ.”

“Yahudiler hep zulüm görmüş bu topluluktur. Maalesef Portekiz de 16. ve 18. yüzyıllarda bu yolu izlemiş ve Yahudiler sürgün edilmiş. Hem sürgün etmişiz hem de demişiz ki ‘Kalmak isteyen Yahudiler Hristiyanlığa geçmeli.’ Bu tarihimizin kara bir sayfasıdır. Yaklaşık iki yıl önce Portekiz hükümeti bu insanların torunlarına dedi ki: ‘Sizi buradan sürgün ettik. Tekrar gelirseniz, Portekiz vatandaşlığı alırsanız, memnuniyet duyarız.’ İspanya da aynısını yaptı. Portekizce bilmelerini beklemiyoruz. Çünkü bunu adil bulmuyoruz. Eğer onları beş yüz yıl önce sürgün ettiysek nasıl Portekizce bilebilirler. ‘Eğer bu vatandaşlığı istiyorsanız, ki prensip olarak siz buralısınız, sadece belgeleri ibraz ederek alabilirsiniz’ denildi. Ülkemin aldığı bu kararı takdir ediyorum. Geçmişte yapılan yanlışları düzeltmemiz gerekir.

Süreci devam edenlerle birlikte yaklaşık iki bin kişi Türkiye’den başvurdu. Türkiye’de yaklaşık 17 bin Sefarad Yahudisi olduğunu biliyorum. İspanyol ya da Portekiz vatandaşlığını seçebilirler. Belki çoğu Portekiz’de yaşamak istemeyecektir. Ancak duygusal sebeplerle de vatandaşlık almak isteyebilirler.

Buraya ilk geldiğimde bir Türk arkadaşım, “Açorda yemeğini biliyor musun?” diye sordu. Portekiz mutfağında ekmek, sarımsak, yumurta ve zeytinyağıyla karıştırılıp yapılan bir yemektir. Yüzyıllar önce Portekiz’den gelen büyükannesinden miras kalan bir yemek. Burada yapıldığını duyunca çok şaşırdım.

Trajik uçak kazasında hayatını kaybedenlerden birisinin (Jasmin Baruh Siloni) babasıyla görüştüm. Henüz yeni Portekiz vatandaşlığı almışlardı. Telefonla aramamdan ne kadar etkilendiğini görmeliydiniz. Elbette üzüntüden ağlıyordu ve dedi ki ‘Beni arayarak acıma nasıl ortak olduğunuzu bir bilseniz. Çünkü Portekiz’in büyükelçisisiniz ve bunun benim için önemli bir anlamı var.’ Portekiz vatandaşı olmak için duygusal sebepleri var. Çünkü aileleri beş yüzyıl önce orada yaşıyordu ve sürgün edildiler. Bir taraftan nefret de edebilirsiniz, ama bu ülkeyle bir şekilde ilişki kurmaktasınız.”

Sevil Erkuş

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/sevil-erkus/ankara-yesil-bir-sehir-40827239

 

  • İSRAİL BAŞBAKANI BİBİ NETANYAHU BU TÜR SİYASETÇİLERDEN BİRİ. GEÇEN GÜN İRAN’IN NÜKLEER PROGRAMIYLA İLGİLİ YAPTIĞI AÇIKLAMALAR KONUYA MAKUL BİR PERSPEKTİFLE BAKMAYA ÇALIŞAN VE GEREKSİZ YERE YENİ BİR SAVAŞ NEDENİNİN ORTAYA ÇIKMASINDAN KAYGILANANLAR TARAFINDAN BURUN KIVRILARAK KARŞILANDI

BAZI siyasi liderlerin gündem değiştirme arzuları, gelişmeleri manipüle etme arzuları o kadar bariz oluyor ki arada söyledikleri doğrular da güme gidiyor. Genelde güvenilmez olmaları nedeniyle yaptıkları uyarıların da pek kıymet-i harbiyesi olmuyor. İsrail Başbakanı Bibi Netanyahu bu tür siyasetçilerden biri. Geçen gün İran’ın nükleer programıyla ilgili yaptığı açıklamalar konuya makul bir perspektifle bakmaya çalışan ve gereksiz yere yeni bir savaş nedeninin ortaya çıkmasından kaygılananlar tarafından burun kıvrılarak karşılandı. Bunların arasında İsrail istihbarat ve güvenlik bürokrasisi de var.

Netanyahu’nun sunumundaki bilgilerin nasıl elde edildiği bu sayfadaki haberlerde etraflıca anlatılıyor. Ne var ki bu bilgilerin bugünle ilgili değil geçmişteki davranışlarla ilgili olduğu hakkında da mutabakat var. Belgelerden ortaya çıkan nükleer program anlaşması öncesinde İran’ın nükleer programının kapsamı ve niteliği hakkında yanlış bilgi verdiğidir. Ancak anlaşmanın imzalandığı tarihten beri Tahran’daki yönetimin üzerine düşeni yapmadığına dair herhangi bir bilgi mevcut değildir. Nitekim Netanyahu bile anlaşmanın işlemediğini ya da halen İran’ın bir bomba üretimi için çalıştığını söylememiş, İran’ın nükleer silah üretme bilgisini ve kapasitesini muhafaza edeceği üzerinden uyarılarda bulunmuştur.

Zaten başta Obama yönetimi olmak üzere bu anlaşmaya imza atan tüm ülkeler İran’ın bilgi gizlediğinden emin olarak bu işe girişmişlerdi. O nedenle de anlaşmanın en önemli unsurlarından biri denetleme mekanizmalarının sıkılığıydı. O konuda da Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı, İran’ın kendisine düşeni yerine getirdiğini her raporunda teyit etmektedir. Çok kısa süre önce İsrail’in en ciddi gazetesi Haaretz’e verdiği bir mülakatta İsrail Genelkurmay Başkanı Gadi Eisenkot da anlaşmanın, içerdiği gediklere rağmen halen işlediğini söylemişti.

Soli Özel

http://www.haberturk.com/yazarlar/soli-ozel/1944855-israil-iran-gerilimi-tirmanirken

 

  • “BİR HOLLYWOOD FİLMİNİN KURGUSUNDAN ÇIKMIŞ KADAR AKIL ALMAZ, ZORLU VE HEYECANLI BİR OPERASYONDU. BÖYLE BİR ŞEYİN YAPILABİLECEĞİNİ KİMSE DÜŞÜNMEZDİ. GERÇEĞİN KURGUDAN DAHA ŞAŞIRTICI OLDUĞU OLAYLARDAN BİRİ OLDU. İSRAİL İSTİHBARATI TARİHİNDEKİ EN BÜYÜK BAŞARILARDAN BİRİNE İMZA ATTI.”

MOSSAD’ın İran’ın nükleer arşivlerini yürütüp İran’dan Tel Aviv’e getirerek gösterdiği olağanüstü başarı İsrail’in göğsünü kabarttı. Öte yandan arşivlerde İran’ın büyük devletlerle imzaladığı anlaşmayı ihlal ettiğine dair somut bir delil bulunmadığı İsrail yönetiminin de malumu.

Kıdemli bir istihbarat yetkilisi Al-Monitor’a şöyle konuştu: “Mevzu o değil. Buradaki hikâye başka. İranlıların burnunun dibinden aşırılan bu arşiv iki şeyi kanıtlıyor. Birincisi İranlılar, asla askeri amaçlı nükleer kapasite peşinde olmadıklarını, bunun İslam’ın ruhuna aykırı olacağını söylemişlerdi ve bu arşiv bunca zaman tüm dünyaya yalan söylediklerini kanıtlıyor. Arşivin kanıtladığı ikinci şey de onların asıl niyetlerinden hiç vazgeçmedikleri, programı rafa kaldırmadıkları. Aksine anlaşmanın süresi dolar dolmaz yeniden işe koyulmak üzere programı sadece askıya almışlar. Tüm dünya bunu anlamalı. Anlamak isteyenler artık anlayacaktır.”

Bu arada MOSSAD’ın başarısı İsrail’e büyük sevinç yaşatıyor. Ulaştırma ve İstihbarat Bakanı Yisrael Katz Al-Monitor’a şöyle konuştu: “Bir Hollywood filminin kurgusundan çıkmış kadar akıl almaz, zorlu ve heyecanlı bir operasyondu. Böyle bir şeyin yapılabileceğini kimse düşünmezdi. Gerçeğin kurgudan daha şaşırtıcı olduğu olaylardan biri oldu. İsrail istihbaratı tarihindeki en büyük başarılardan birine imza attı.”

İranlıların tepkisi sorulduğunda Katz şu yanıtı verdi: “Durumu ilk idrak ettiklerinde, yani iki ay önce, tam bir şok yaşadıklarını sanıyorum. İran’da bile konu kamuoyuna hiç yansıtılmadı. Bu sırrı bilenlerin sayısı bir elin parmaklarını geçmiyordu. En sıkı korudukları sırrın baş düşmanlarının eline geçeceği asla akıllarından geçmemişti.”

Amerikalıların nasıl tepki verdiğini sorduğumda ise bakanın yanıtı “tam bir hayranlık ve şaşkınlıkla” oldu.

Ben Caspit

http://www.al-monitor.com/pulse/tr/originals/2018/05/israel-iran-netanyahu-syria-targets-nuke-speech-archive-war.html#ixzz5Eopz7AoL

 

  • TEHLİKE ŞU: İSRAİL, ÖN BAHÇESİ SAYDIĞI SURİYE VE LÜBNAN’DA İRAN-Şİİ GÜCÜNÜN TIRMANMASINDAN RAHATSIZ. VE İSRAİL YILLARDIR İRAN’IN NÜKLEER TESİSLERİNİ, ALTYAPISINI YOK ETMEK İSTİYOR

ABD’ye göre, İsrail ve İran hızla açık çatışmaya yaklaşıyor. İsrail’in, İran’a karşı Suriye ve Lübnan’da saldırıya hazırlandığı öne sürülmekte. Bu saldırı, aylardır ‘İran tehlikesinden’ söz eden Trump Yönetimi ve Suudi Arabistan’dan da destek alacaktır.

ABD medyasında savaş odaklı haber ve yorumlar artmaya başladı. Bu noktada, ABD’deki İsrail lobisinin kurgulanmış bir kampanyaya başladığı, İran’ı hata yapmaya zorlamak ve propaganda etkisi için ‘savaş geliyor’ havası yaydığı söylenebilir. Tam da Trump’ın İran Nükleer Anlaşmasını feshe hazırlandığı aşamada... Ancak yorumlara BM Genel Sekreteri Guterres de katıldı ve Nükleer Anlaşmanın feshinin savaş riskini artırdığını söyledi. BM Genel Sekreterinin görevi savaşı önlemek ve çığırtkanlık yapmadan riskleri yorumlamak. Guterres Ortadoğu’da durumun tehlikeli olduğunu söylüyor.

Tehlike şu: İsrail, ön bahçesi saydığı Suriye ve Lübnan’da İran-Şii gücünün tırmanmasından rahatsız. Ve İsrail yıllardır İran’ın nükleer tesislerini, altyapısını yok etmek istiyor. Skandallara karışan, yargı-soruşturma baskısındaki Başbakan Netanyahu için bir çatışma, uygun gündem değişikliği demek. İsrail 2012’den beri Suriye’de 100’den fazla bombardıman yaptı. Şam ordusunu, İran milislerini, silah depolarını, üsleri vurdu. 29 Nisan’da ise, Hama’da İran odaklı öyle bir üs vuruldu ki, depolardaki füze ve cephanenin patlamaları bölgede ‘2 büyüklüğünde deprem’ olarak kaydedildi.

İran şimdilik bu saldırılara misilleme yapmıyor. Nükleer Anlaşma feshedilirse, İsrail’in İran Nükleer tesislerini mutlaka vurmak, Suriye’de İran varlığına ağır darbe indirmek isteyeceği öne sürülüyor. İsrail genel saldırıya geçince, Lübnan ve Gazze’yi de hedef alır. İsrail’in böyle bir saldırısına Suudi Arabistan ve ABD koşarak destek verecektir. Suriye’de zaten tek taraflı İsrail saldırısı var. Soru şu: İran bu ağır saldırılara karşılık vermeden daha ne kadar bekler ? Suriye hava sahasının hakimi olan Rusya, müttefiki İran’ın hırpalanmasına daha ne kadar izin verir?

Selim Atalay

http://www.star.com.tr/yazar/israil--iran-savasi-ne-zaman--yazi-1339794/

 

  • BÖLGEDE SON YILLARDA YAPTIĞIM TÜM GÖRÜŞMELERDEN ÇIKARDIĞIM SONUÇ O Kİ İRAN KORKUSU NE KADAR BÜYÜK OLURSA OLSUN ARAP DÜNYASINDAKİ HİÇBİR LİDER BÖYLE BİR ÇÖZÜM OLMADAN, YANİ FİLİSTİN DAVASINDAN VAZGEÇEREK İSRAİL’LE AYNI SAVUNMA ŞEMSİYESİ ALTINDA YER ALMAZ

Rusya’nın İsrail’i düşman olarak görmediği doğru ama Moskova Suriye’de İsrail’in menfaatlerine İran’ın menfaatlerini tercih ederek stratejik bir karar verdi. Soçi’de Suriye’nin kaderi konuşulurken Suriye’nin en güçlü komşusu İsrail masada yoksa bu, İsrail’i zayıflatır. Bu zafiyeti yansıtan en tehlikeli olay, Trump’ın Suriye konusunda Putin’le anlaşması ve böylece Suriye’deki İran varlığının meşruiyet kazanmasıdır. İsrail’de sorumluluk sahibi hiçbir hükümet, üç Şii milis grubunun yanı sıra stratejik İran tesislerinin varlığını, İran’dan Lübnan’a uzanacak bir koridoru ve İran’ın Ürdün sınırına erişim kazanmasını kabul edemez.

İsrail bu değişen ortamda güvenliğini sağlamak için bazı tedbirler almak zorunda.

En önemlisi, 2002’de Suudi Arabistan tarafından önerilen ve bugün de geçerliliğini koruyan Arap Barış Girişimi temelinde yeni bir bölgesel ittifakın kurulmasıdır. Bu özünde Suudi Arabistan, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, Ürdün ve İsrail arasında bir savunma anlaşması olacak. Anlaşmanın stratejik amacı İran’a karşı askeri ve teknolojik bir kalkan oluşturmak olacak. İran’ın balistik nükleer silah kapasitesini önlemek için ABD eski Başkanı Ronald Reagan'ın “Yıldız Savaşları” projesi gibi bir proje geliştirilecek. Üye devletler bunu bilimsel ve mali iş birliği yaparak sağlayacak. Yeni ittifakın Orta Doğu’da terörist ve yıkıcı faaliyetleri önlemek gibi başka bazı savunma görevleri de olacak.

Ancak hemen belirtmek gerekir ki iki devletli çözüm tam anlamıyla hayata geçmeden bu elzem ittifak asla kurulamaz. Bölgede son yıllarda yaptığım tüm görüşmelerden çıkardığım sonuç o ki İran korkusu ne kadar büyük olursa olsun Arap dünyasındaki hiçbir lider böyle bir çözüm olmadan, yani Filistin davasından vazgeçerek İsrail’le aynı savunma şemsiyesi altında yer almaz.

Çözüm, takriben 1967 sınırları temelinde, askerden arındırılmış ve başkenti Doğu Kudüs olan egemen bir Filistin devletinde yatıyor. Bu çözümün bedeli herkesin malumu ama bir kez daha hatırlatmakta fayda var: Ürdün Nehri’nin batısındaki topraklar yüzde 78’i İsrail’e, yüzde 22’si Filistin’e gidecek şekilde bölünmek durumunda. Buna bağlı olarak 120 bin İsrailli yerleşimcinin İsrail’in ilhak edeceği yerleşimlere veya ülkenin başka bölgelerine taşınması gerekecek. Böyle bir düzenleme yapılmadan nihai anlaşma sağlanamaz.

Ephraim Sneh

http://www.al-monitor.com/pulse/tr/originals/2018/04/israel-us-iran-saudi-arabia-syria-lebanon-hezbollah-petrol.html#ixzz5Esxg9Bdh

 

 

Netten okumalar

 

  • NAZİLERİN SÜPER GÜÇ OLMASINA KATKIDA BULUNAN 10 POPÜLER MARKA

http://www.webtekno.com/nazilerin-super-guc-olmasina-katkida-bulunan-10-populer-marka-h45428.html

 

  • 94 YAŞINDAKİ HEDİ FRİED, NAZİLERİ PROTESTO EYLEMİNE KATILDI

https://www.evrensel.net/haber/351450/94-yasindaki-hedi-fried-nazileri-protesto-eylemine-katildi

 

  • ŞARAP BİR KÜLTÜRDÜR… – AHMET TOLGAY

http://www.kibrisgazetesi.com/yazarlar/ahmet-tolgay/sarap-bir-kulturdur/5063

 

  • MÜSLÜMAN, HRİSTİYAN VE YAHUDİ (GRUPPENBEZOGENE MENSCHENFEİNDLİCHKEİT) - SİNAN ESKİCİOĞLU

http://www.ocakmedya.com/ocak_yazar/2018/05/04/musluman-hristiyan-ve-yahudi-gruppenbezogene-menschenfeindlichkeit/

 

  • HOLOKOST’TAN 600 ÇOCUK KURTARAN KAHRAMAN JOHAN VAN HULST’U TANIYIN!

https://www.ideaperest.com/2018/05/05/holokosttan-600-cocuk-kurtaran-kahraman-johan-van-hulstu-taniyin/

 

  • HOLLANDA’DA ‘TURK’ SOYADLI YAHUDİLER

https://gazeteci.nl/hollandada-turk-soyadli-yahudiler/

 

  • IRKÇILIĞA KARŞI BİR DERS... – GÖKÇE UYGUN

http://www.gazetekadikoy.com.tr/kultur-sanat/irkciliga-karsi-bir-ders-h12312.html

 

  • RUSYA İSRAİL’LE İRAN ARASINDA ‘HAVA YASTIĞI’ OLMAYA ÇALIŞIYOR

http://www.al-monitor.com/pulse/tr/originals/2018/04/iran-israel-russia-buffer-syria.html#ixzz5EsxIZt4j

 

Takılan tweetler

 

Dimo Yagcioglu‏ @DimoYagcioglu 7 May

Daha fazla

Atina’daki Yahudi mezarlığına saldırdılar http://www.azinlikcam.net/yunanistan-bati-trakya-haber/item/13950-atina-daki-yahudi-mezarligina-saldirdilar.html … (Soykırım anıtlarına saldırılardan sonra şimdi de mezar taşları hedef oldu.)

http://www.azinlikcam.net/yunanistan-bati-trakya-haber/item/13950-atina-daki-yahudi-mezarligina-saldirdilar.html

 

 

 

 

(((rivokkk)))‏ @Rivokhay 3 May

Daha fazla

Yahudi olup deist olup, siyonizmden uzak bir kimlikle yaşamanız gayet mümkün. Bu tarz Self hating jew yazıları sizi aldatmasın. Çok fazla çıkmaya başladı.

http://www.avlaremoz.com/2018/05/03/deist-ve-siyonizmden-uzak-turkiyeli-bir-yahudinin-kimlik-arayisi-liora-morhayim/

 

Aydın Selcen‏ @AydnSelcen 7 May

Daha fazla

"Struma" ve "Fortuna" sözcükleri size neyi çağrıştırıyor? Varlık Vergisi kime uygulandı, bizi aydınlatır mısınız? İsrail'in var olma hakkı ve Yahudi Soykırımı konusunda görüşünüz nedir? @ibrahimkalin_ #IbrahimKalin

            İbrahim Kalın‏ @ibrahimkalin_ 6 May

Daha fazla

İsrail’in politikalarını eleştirmek antisemitizm değildir. Holokost İstanbul’da yaşanmadı, Kahire’de, Pakistan’da, İran’da yaşanmadı. Avrupa’nın göbeğinde yaşandı. Antisemitizm, Avrupa kökenli bir ideolojidir. #İbrahimKalın

İbrahim Kalın‏ @ibrahimkalin_ 6 May

Daha fazla

Antisemitizm, bir Hristiyan - Avrupa ideolojisidir. #BenÖtekiveÖtesi

İbrahim Kalın‏ @ibrahimkalin_ 6 May

Daha fazla

Avrupa kökenli bir ideoloji olan antisemitizmin modern Avrupa ve Amerikan toplumlarında bütünüyle ortadan kalktığını söylemek mümkün değildir. #İbrahimKalın

İbrahim Kalın‏ @ibrahimkalin_ 6 May

Daha fazla

İsrail'in işgal politikalarını eleştirmeyi antisemitizm olarak takdim etmek, İsrail lobisinin ve propaganda makinesinin kullandığı etkili araçlardan biridir. #BenÖtekiveÖtesi

İbrahim Kalın‏ @ibrahimkalin_ 6 May

Daha fazla

İslâm dünyasında İsrail devletine gösterilen tepki, antisemitizm gibi Yahudi düşmanı ve ırkçı bir söyleme dayanmaktan ziyade Filistin topraklarının işgal edilmesi ve Filistin halkının yok sayılmasıyla ilgili bir durumdur. #BenÖtekiveÖtesi

İbrahim Kalın‏ @ibrahimkalin_ 6 May

Daha fazla

Yahudi sorunundan Müslüman sorununa: Geçmişte antisemitizm üzerinden yapılan siyasî manevralar ve algı operasyonları artık İslâm karşıtlığı üzerinden yapılıyor. #BenÖtekiveÖtesi #İbrahimKalın

 

Eitan Na'eh‏ @AmbassadorNaeh 3 May

Daha fazla

Bağımsızlığımızın 70. yılını kutlarken, Türk halkına dostluk eli uzatıyoruz. İsrail ile iş yapan ve iş yapmak isteyen Türk firmalarına ise şimdiden “Hoşgeldiniz!” diyoruz. #Israel70

 

Darüşşafaka Basket‏ @dackabasket 1 May

Daha fazla

David Blatt, Ulus Özel Musevi Okulu'nda 7. - 12. sınıflarla söyleşi yaptı.